"Veliaht" dizisinin bu çarpıcı bölümü, sadece çalınan paranın değil, aynı zamanda sarsılan itibarın, aile sırlarının ve otogar üzerindeki iktidar savaşlarının merkezine iniyor. Masada kurulan güvenin bedelinin ağır olacağı anlaşılırken, kimin kime güveneceği sorusu havada asılı kalıyor.
Güven Krizi ve Zafer’in Gölgeli Kimliği
Para teslim edilmiş olsa da, otogardaki güven temelden sarsılmıştır. Zülfikar, arabası yakılan, kasası patlatılan ve arkasından konuşulan kişi olarak, güven sorununu asıl kendisinin sorması gerektiğini belirtiyor. Olayın üstünün örtülmemesi gerektiğini, masaya oturan herkesin hesap ödemeye razı olması gerektiğini sertçe dile getiriyor. Zülfikar, herkese bu soygunla ilgili hiçbir şey olmamış gibi davranmalarını tembihlerken, soyguncuyu sessizce ortaya çıkarma planını uyguluyor. Kasaya en son giren kişinin Servet olduğu bilgisi, şüpheleri bu isme yönlendiriyor.
Bu sırada, Zafer'in (asıl adı Timur) kimlik bunalımı derinleşiyor. Babası Zülfikar'a, neden ona kendi adını verdiğini soruyor, zira o sadece Timur olmak istemiştir. Zülfikar ise, Timur'un bir ailesi olmadığı için "hiç" olduğunu iddia ederek, onun Zafer olmayı istediğini savunuyor. Timur ise bu iddiayı şiddetle reddediyor; bir annesi ve bir kız kardeşi olduğunu ve onlar için her şeyden vazgeçtiğini, bu yüzden orada bulunduğunu vurguluyor.
Zafer'in elinde tuttuğu "Mühür"ün Esenler’in anahtarı olduğu ve üstünde onlarca insanın kanı bulunduğu anlaşılıyor. Zafer, kanı durdurmak için mühür içine kendi kanını koyduğunu belirtiyor ve bu mührün elinden alınmasının herkesin felaketi olacağını söylüyor.
Aile İçi Yas ve Mecburiyetler
Zülfikar’ın evinde, Gülşah abisinin öldürülmesi ve yakılması nedeniyle büyük bir yas içindedir. Annesi Kudret ise onu zorla okula göndermeye çalışmaktadır. Kudret, okumanın onun boynunun borcu olduğunu ve abisinin kemiklerinin sızlayacağını söyleyerek, eğer aksini yaparsa hakkını helal etmeyeceğini söyler. Kudret, Gülşah'ın abisinin anısını formasıyla yaşatamayacağını da ekler.
Reyhan (Derya) ise, ailesini korumak için Zafer’le evlenmek zorunda kalmıştır. Kardeşi Doğa, bir motor kazasında sevgilisinin ölümüne sebep olmuş ve kızın mafya babası olan babası Doğa’nın peşine düşmüştür. Reyhan, Doğa'nın korunması karşılığında Zülfikar Bey ile evlenmeyi kabul etmiştir.
Aynı zamanda Zülfikar ve Reyhan mali sıkıntılarla boğuşmaktadır. Bankalar istedikleri 150 milyon liralık nakit girişi için zorluk çıkarırken, Zülfikar otobüslerin yarısını garaja çekmeyi dahi düşünmektedir.
Yahya’nın Hamleleri ve Ortaklık Oyunları
Yahya, eve geldiğinde çocukluk anılarını tazeleyerek Derya’yı rahatsız ediyor. Reyhan'a, Esenler’in alt katlarında ne aradığını sorarak onu tedirgin ediyor. Zülfikar, Yahya’nın niyetinden şüphelenmektedir.
Öte yandan Servet, soygundaki rolü nedeniyle köşeye sıkışmıştır. Zülfikar, parayı ya da soyguncuyu bulması için düğüne kadar süre tanır, aksi takdirde Servet'in şirketini istediği fiyattan alacaktır. Servet, Yahya’ya ortaklık için geri döner, ancak Yahya, Servet'in sıkıştığını fark ederek teklif edilen maksimum fiyatı düşürür. Servet çaresizce bu teklifi kabul eder.
Otogardaki bir diğer kriz ise su fiyatlarıdır. Zülfikar Ağa’nın adamı olan Konyalı Hüseyin Hoca, otogarda fahiş fiyatlara su satmaktadır (neredeyse 1 litre mazota bir bardak su). Şoförler dışarıdan su getirince Zafer, ortaya çıkar ve fiyat farkını cebinden ödemeyi teklif eder. Zülfikar ise bu çözümü kural ihlali olarak görür ve adaletin bekleyenin değil, hükmü verenin insafında olduğunu belirterek, Hüseyin Hoca’yı desteklemeye devam eder, zira onu kaybetmek seçimleri kaybetmek demektir.
Düğün Gecesi Şoku
Aydın’ın düğün resepsiyonunda, Zülfikar Ağa çifte bir otobüs hediye eder. Hemen ardından söz alan Servet, Trakya Turizm’deki hisselerinin yarısını Yahya Kaptan’a devrettiğini, diğer yarısını ise Zülfikar Ağa’ya devrettiğini duyurur. Bu, Doğu Kapı ile Muharrem Kaptan Turizm’in ortaklığı anlamına gelmektedir. Bu manevrayla Servet, şirketi Zülfikar'a satmak zorunda kalmaktan kurtulur, ancak Yahya ile yeni bir ortaklık kurar.
Bu şok edici haberden sonra Zafer (Timur), babasını piste davet eder ve dans etmeye zorlar. Zülfikar (paranın hesabını düşündüğünü belirterek) şaşkınlık içindedir. Dans sırasında Zülfikar, Timur'u yönlendirerek, "Ben seni yönlendireceğim" der